Seçtiğim Köşe Yazıları


Prof. Dr. Mümtaz SOYSAL   (Cumhuriyet)


Kesin Çözüm 


Konu ciddidir; kimse kimseyi aldatmasın: Sonuçta Güneydoğu"yu halkıyla birlikte Türkiye"den koparıp Irak"ın kuzeyinden başlayarak kurulacak bağımsız bir Kürt devletine katmayı hedefleyen uzun vadeli bir tasarım var.
Bunu kimler ister ve gerçekleşmesi için aşama aşama çalışır?
Bölgedeki çıkarları için ABD, İsrail ve onlarla birlikte Batılı bazı çevreler.

Bir de yaklaşık yüz yıllık geçmişi olan Kürt milliyetçiliğinin mensupları.

O milliyetçiliğin bağımsız bir devlet kurmayı hedeflemesinden daha doğal bir şey olamaz. Ama bizce önemli olan, Türk vatandaşı Kürtlerin kaçta kaçında böyle bir özlemin olup olmadığıdır. Bunu kesin olarak bilmek ya da öğrenmek zor. Zamanla, olayların gidişine göre oluşacak bir tablo söz konusudur.

Şimdiden neler düşünülebileceğine gelince, tercihler çok değişik olabilir.

Kimileri, “Bölge, insanlarıyla birlikte bizden kopacaksa kopsun; zaten, astarı yüzünden pahalı; bizi istemeyenlerle birlikte yaşamak niye?” diye düşünüp o yöndeki gidişi hızlandırmaktan yana olabilir. Bu tercihin zayıf yanı, ülke ve ulus bütünlüğünden kolayca vazgeçivermiş bir Türkiye"nin dünyadaki saygınlığını ve ağırlığını kaybedecek olmasıdır.

Kimimiz, “Onca emekten, yatırımdan, özveriden ve şehitten sonra buna izin verilir mi?” diyerek kopuşu önleyecek her şeyin yapılmasını isteyebiliriz. Buradaki zayıflık da, kopuşu önlemek için ulus-devlet bütünlüğünden verilecek her ödünün tam tersine bir etkiyle kopuşu hızlandırma olasılığıdır.
Böylesine olumsuz olasılıklar varsa, en doğru tercih, neyi yapıp yapamayacağınıza, nereye kadar gidip gidemeyeceğinize kesin karar verip atacağınız her adımın bu kararlı tutumla tutarlı olmasında ısrar etmektir.

Kuzey Irak"ta Kürt devletinin kurulmasına, daha doğrusu kurulmuş olanın kesinleşmesine engel olamayacağımıza göre, hiç değilse o konuda hoşgörülü davranma ve ekonomik destek sağlama karşılığı sınırın akla yakın duruma getirilmesi ve Türkmen nüfusun statüsü yönünde birtakım isteklerimiz olmalıdır.

Güneydoğu"da ise, bölgesel özerklik, resmi dil dışında öğretim gibi ulus-devlet ilkesiyle çatışan isteklere karşı kesin kırmızı çizgiler çizmek ve düzen değiştirici planlı ekonomik-sosyal kalkınmayı öne çıkarıp bu koşullara uymak istemeyenlerin Irak'taki Türkmen nüfusla değiştirilmesini önermek gerekecektir.

Bu tür çözümlerin ilk bakışta ne denli hoyratça, hatta trajik olduğunu en iyi bilen, bugünkü Türkiye Cumhuriyeti"nin Balkanlar ve Kafkaslar"daki etnik temizliklerden kopup Anadolu"ya sığınmış olan aileleridir. Eğer bu Cumhuriyet de ayakta kalmak için nüfus mübadelesi gibi kökten ve acıklı çözümlere başvurmak zorunda kalırsa, bilinmelidir ki böyle bir trajedinin günahı etnik kimlik mikrobunu çileli Anadolu halkının içine tekrar sokan ve bölücülük tehdidiyle başka etnik haklar koparıp yeni bölünmelerin kapısını açmaya çalışanların olacaktır. İçtekiler ve dıştakiler bunu böylece bilmelidirler.

Kaynak:  Kalemler ve Kılıçlar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder